Pazar, Ocak 04, 2009

kırmızı kutudan çıkan hediye



max factor'un ajansı bloggerların önemini keşfetmiş. kimi "kadın blogger"a en dayanamayacakları şeylerden birini, bir makyaj malzemesi göndererek fikirlerini arzu ediyorlarsa bloglarında paylaşmalarını söylemişler. kırmızı şık, aynalı kutudan çıkan şey "false lash effect mascara".

max factor'u severim ben, burada bahsetmişliğim de var. dolayısıyla yollanan hediyeden burada söz etmekten de bir sakınca görmüyorum. maskara takma kirpik etkisi yaratıyor imiş. maskara altı ayda bir falan değiştirilmesi gereken bir ürün... bir de son zamanlarda kozmetik dergisi hazırladığım için de biliyorum, konuyla ilgili felaket bir rekabet var; her allahın günü bilmemne efektli bir maskaranın çıktığını söylemek ve hepsinin birbiriyle yarıştığını söylemek olası.

her neyse iyi bir ürün bu. daha önce zannedersem gilette de erkekler için böyle bir blog görüşü alma uygulaması yapmış. bence hiç sakıncası yok. hatta iyi. kendimden biliyorum.

şu yüzden; bir şey alacaksam basın bültenleri, gazete yazıları beni kesmiyor. samimi değil, gerçek değil o yazılar. ha evet, ürünün içeriğiyle ilgili şüphesiz bilgileniyoruz ama açıçası o aşamadan sonra gerçek verilere ihtiyaç duyuyorum. yani kullananlar ne diyor, sahiden yazılan çizilen gibi midir ürün? tanya'nın anatema'da tefal actifry'dan bahsetmesi mesela iyi bir örnek. tam o sıra almayı düşündüğüm bir üründü bu. ucuz da değil. googlelayarak actifry ile kullananların görüşlerini bulmaya çalıştım; sahiden bir kaşık yağla pişen patates kızartması şahane oluyor muydu?

evet, sonra ikna oldum! blogger görüşlerinin öneminden bahsetmek niyetiyle bunca kelam etmiş durumdayım... devir internet devri ve şu da bir gerçek ki para harcayan kesim büyük bir zamanını internette geçiriyor. ve bu kesim, okumuş, yazmış bir kesim. dolayısıyla da gazete okuyucusundan farklı. araştırıyor; hele şu kriz devrinde tutumlu olmaya çalışıyor, gerçekten işine yarayacak ürünleri almaya çalışıyor. bunun içinde google'lıyor, bloglardaki görüşleri okuyor; hele beğendiği blog yazarlarından geliyorsa öneriler, daha da ciddiye alıyor.

kimilerinin bloggerları keşfetmesi bu anlamda iyi. onlar için iyi yani. çünkü ben bloggerların para harcayan kesim üzerinde çok etkili olduklarına hakikaten inananlardanım. ben zaten yeni bir ürün lanse edecek olsam, ilk iş bloggerlarla bağlantıya geçerdim. geç bile kalınmış bir pazarlama taktiği. yine de tabii max factorcüleri tebrik ediyoruz... kaç kişiye yollandı bu ürün bilmiyorum ama bakın işte bana upuzun bir yazı yazdırdı.

e tebrikler, hayırlısı olsun...

8 yorum:

Adsız dedi ki...

Biri de bizim elimizden tutsun yaa :))

figoltx dedi ki...

Max factor az bir bütçe ile daha büyük kitlelere ulasma yolunu bulmus. Valla tebrikler...

Cocukla Cocuk dedi ki...

haklısın bir şey satın almadan önce aynı şekilde bloglarda arama yaptırıyorum araştırırken bir de. Çok daha etkili ve samimi benim için. Aferin Max Factor ekibine

Tanya's dedi ki...

Aaa ne süper yılbaşı hediyesi gelmiş sana...bende tefalden tencere seti istiim o zaman hehe..

Tijen dedi ki...

Ece'ciğim,
Sadece Max Factor değil, gıda firmaları da benzer şekilde reklam yapmaya başladı. UNO ekmek bunlardan biri, yemek bloglarında görmüşsündür. Merak ediyorum, acaba Amerika'dan mı öğrendiler bu reklam tarzını. Düşününce gazete veya dergilere reklam vermekten daha ucuza geliyor olmalı. Bakalım daha neler göreceğiz?

ÇAğ dedi ki...

Ece, takip ettiğimiz bloglar hayatımız gerçekten.Tanya'ya Tefal göndermeli hemen tava setini, çünkü Tanya yazdı hemen almaya cesaret edemediğim Actifry aldım,çok memnun kaldım, sende bahsetmiştin Maxfactor fondoten, gittim aldım sıradaki neeee:))
Öptüm

Adsız dedi ki...

Amerika'da bloggerlar üzerinden pazarlama bir kanal olmuş durumda.
Bize de gelir yakında diyordum ki gelmiş bile.

güzel valla :)

Adsız dedi ki...

Ürünü deneme fırsatı bulabildin mi peki, merak ettim şimdi...