Çarşamba, Temmuz 29, 2009

bu kadar mı olur

rüzgar adamı aptal eden bir şey. yazlık bir evde balkonda oturamamaksa oldukça ironik oluyor bu durumda. bugün mantı günü:))) okinawanalılarla ilgili okuyorum, okinawa rejimi, dharma. diyorum ki kendi kendime doğuştan okinawalı değilsen bu iş zor. adamlar su yosunu yiyor, şunu yiyor, bunu yiyor. cips yemiyor. mantı yok. ee?

tabii yaşarlar doksan, yüz yaşına kadar. çevre kirliliği de yok.
okinawalı olunmaz, okinawalı doğulur hatta!

ayça şen'in kitabı kötü. ölümsüz olduğum zamanlar, muammer kırdök, okudum ama bilemedim... hasan ali toptaş, sonsuzluğa dek? miydi, okudum ama emin değilim. demek bu ara pek sevmemişim okuduğum kitapları...

twitter hastalığı devam. beni takip edin. kesinlikle twitlenin...

Pazartesi, Temmuz 27, 2009

dünya wireless olsun

e hiç değilse yazlık olsun dedim, oldu nitekim.
ama havuz kenarı, çay bahçesi ve lokanta. evde ııh.
size şu satırları çay bahçesinden yazmak isterdim ama lokantanın bir köşesine sıkışmış vaziyetteyim. zira benim laptopun pili çok zavallı... çocuk neyse ki büyüdü de kontrol lazım değil... e hava zaten berbat bugün. ne işim varsa bitiresim var şu köşecikte. gelsin çaylar, tostlar...

tost mu dedim, salata diyecektim:)))

dün pideli köfte günüydü ve ne yarımı, bir tane götürdüm...

facebookumu yaklaşık bir ay önce kapattım. abesle iştigal oldu biraz bana, oyunlarıyla falan çok vakit harcadım. oysa zaman değerli, yaşlar ilerledikçe daha çok anlamıyor mu bunu insan? ama twitter iyi. hadi birbirimizi bulalım orada.

zayıf görünsem de çok kilo aldım, fazladan bir beş kilo var. vermeliyim! ama annemin yemeklerine dayanamıyorummm...

çok kitap okudum, hepsinden bahsedeceğim. ancak blogger arkadaşımın tavsiyesi üzerine aldığım mehmet saraç'ın canlarına değsin'i gerçekten bir numaraydı. edinmenizi öneririm...

şu sıra ölümsüz olduğum zamanlar, muammer kırdök okuyorum. yazarın ilk kitabı. geçen hafta radikal kitap'ta pek bir methedilmişti.

dergiler, sektörel.
hep unutuyorum yazmayı... biri pozitif sağlık. pozitifsaglik.com.tr adresinden bulabilirsiniz. arkadaşım demet'e ait. satılmıyor, ücretsiz hastane, klinik ve doktorlara dağıtılıyor. üç aylık periyotlarda hazırlıyoruz. bitmek üzere, bugün hala biraz işim var dergiyle ilgili. editör benim, yazan, redakte eden, röportaja giden, şu bu. demet bütün kontakları ayarlıyor, konuları bana bildiriyor. bir de çizen arkadaş var. güzel dergi:)))

bir diğer derginin ilk sayısını yaptık. pırlant. saat ve mücevheratçı. bursa'da iyi bilinir, kanyon'da, antalya'da falan da mağazaları var. onlara bir dergi yapıyoruz bu ara... yapıyorum yani.

dergici oldum çıktım. tek başıma! süper de oluyorlar. aklınızda bulunsun. yine söyleyeyim, her türlü broşür, dergi, yazı, basın bülteni işleriniz tek başıma itinayla yapılır. işlerden görmek isteyenlere mail atılır!

alim ikinci bebeğe pek sevindim. yeni baskı maalesef yok bende. yeni kitap projelerini de anlat! bloggerlar, bir daha söylüyorum, bir türk, bir ingiliz ve üç kuruşluk dünya'yı mutlaka okuyun, pişman olmayacaksınız.

evliya çelebi "şefaat ya resul allah" diyeceğine yanlışlıkla "seyahat ya resul allah" demiş ya, alim de öyle demiş gibi geliyor bana!

Çarşamba, Temmuz 22, 2009

ay ay geldim

nasıl oldu gelemedim, onu da bilemiyorum.
kaplumbağanın suyu bitmiş, hemen ekledik.
bütün kitap önerilerinizi not ettim, listeme aldım. alim'in kitabını da evet lütfen okuyunuz, gidesiniz gelecek, her yere gidesiniz... sonra alim'i alkışlamak da isteyebilirsiniz kitap bitince, benden söylemesi.

yazlık iyi. kuzu havuzda taklalara başladı. işim çok aslında. yazlıkta havuz kenarındayken nasıl iki dergi yapabildim bilmiyorum. çok yoruldum... yazlıktaydım da değildim diyelim, kafaca en azından. yani havuzdan yorgun argın o eşyalarla dönüp banyo yaptırttıktan sonra yazıp çizdim hep... iki arada bir derede bursa toplantılarına gelip geri döndüm falan... ne kadardır yazmıyorsam, o kadardır yorgunum diyelim...

biraz sakinlerim ama haftaya falan diye umuyorum... ama bilmiyorum.

şu an gerçek evimizdeyizzzz, ev tam takır. bir burger king ısmarladık. ben, ece, diyetimsi beslenmemi bu öğünlük bozuyorum ama yani el insaf kendim, öyle yorgunum ki, bir ödülü hak ediyorum. zaten öğlen de bir salata yedim. sabah da sadece bir dilim ekmek ve bir katı yumurta.

yiyeyim artık... zil çaldı!!!

gittim.

Cuma, Temmuz 03, 2009

tatildeyiz

 bir günlüğüne eve geldik. yüzüyoruz, dondurma yiyor, kitap okuyoruz.
her şey yolunda...
favori kitaplarınızı not alıyorum...
hatta bana sizi en çok etkileyen, en beğendiğiniz birkaç kitabı da yazar mısınız, "bunu insan okumazsa olmazzzz" dediklerinizi?

benim bu anlamda ilk kitabım yusuf atılgan'dan aylak adam'dır.
biri jose saramago'dan bütün isimler'dir.
aslı erdoğan- kabuk adam, latife tekin- berci kristin çöp masalları, şebnem işigüzel- çöplük de olmazsa olmazlarımdan...

bu arada;
d&r bir kampanya yapmış. bir sürü kitap 4 lira. benimkini de koymuşlar. kendime aldım bir tane!

görüşmek üzere
Posted by Picasa